PERAKENDEDE TAKIM OLMAK
Mağazacılıkta hedeflenen büyümeyi gerçekleştirmek için işletmelerin en değerli kaynağı çalışanlarıdır. Mağaza liderlerinin en önemli görevlerinden biri de işletmelerinin hedefleri doğrultusunda ortaya başarılı bir performans koyabilen çalışanların sayısını artırmaktır. İşletmenizde iyi bir takım oluşmasını istiyorsanız çalışanlarınızın her birinin sahip olduğu güçlü yanları belirleyin ve bunları daha da geliştirerek onların daha iyi bir performans göstermelerine yardımcı olun. Unutmayın sizin başarınız onların başarısına bağlıdır.
İşletmenizde sizden sonra gelebilecek ve sizin yerinizi doldurabilecek ya da şirketinizin büyüme stratejisi doğrultusunda yeni açılacak şubelerin yönetici ihtiyacını karşılayabilecek bir havuz oluşturabilmeniz size daha fazla değer katacaktır.
Bütün ekibiniz için bir eğitmen yaklaşımı sergileyin ve yeni yönetici adayları yetiştirin.
Bugün, mağaza yönetim alanında yaşanan ‘yeni yönetici yetişmiyor, alttan yeni adaylar gelmiyor’ sıkıntısının temelinde de çoğu zaman mağaza yöneticilerinin ya da işletme sahiplerinin duyduğu bazı korkular yatmaktadır. Özellikle kendi yönetim yetkinliklerinde zafiyetler olduğunu düşünen mağaza yöneticilerinin ya da işletme sahiplerinin çoğu kendinden daha iyi, gelecek vaat eden yönetici adaylarından çekinirler, onların kendi pozisyonlarına ve güçlerine karşı bir tehdit unsuru olduğunu düşünürler. Halbuki ekipteki yetenekleri doğru yönetmek ve ‘ikinci adamlar’ yetiştirebilmek kuvvetli bir takıma sahip olmanızı sağlayacaktır.
Kendine usta diyebilmen için, önce ustanı geçeceksin, sonra seni geçecek bir çırak yetiştireceksin.
Japon Atasözü
İnsanların iş, aile ve sosyal hayatları mutluluk seviyelerini belirler. Unutmayın; mutlu çalışanlar, mutlu müşteriler demektir.
İş-yaşam dengesinin kurulmadığı bir mağaza organizasyonunda çalışanlarınızın giderek mutsuzlaşmaya başladıklarını ve verimlerinin düştüğünü görebilirsiniz. Bu sebeple herkesin iş dışında da bir hayatı olduğunu, vakit ayırmak zorunda oldukları sevdikleri olduğunu unutmamak oldukça önemlidir. Mutlu bir takım oluşturmanız için bu konu gerçekten çok önemli.
Türk Dil Kurumu sözlüğünde ‘takım’ kelimesinin tanımı şöyle: Görev bakımından birbirini tamamlayan kimselerin topluluğu, grup, ekip. Bir ilave yapacak olursak; eylemelerinden dolayı birbirlerine karşı sorumlu olan ve ortak bir amaç için bütünleşmiş kişilerden oluşan bir yapı, bir örgütlenme biçimidir takım. Birbirlerini tamamlayarak koordineli bir şekilde iş birliği yaparak çalışırlar ve bunu da en iyi ‘mutlu oldukları’ ortamda yaparlar.
Son dönemde iş hayatında yer alanların çok sıkça konuştuğu bir konudur ‘kuşaklar’. Sessiz kuşak, Baby Boomerlar, X kuşağı, Y kuşağı, Z kuşağı ve derken alfa kuşağı… Herkes diğer kuşaktan dert yanar. Oysa ki doğru bir iletişimin en temel kuralı karşısındakini olduğu gibi kabul etmektir. Şu bir gerçek ki maalesef her birimiz gerek sosyal hayatımızda gerekse iş ve aile yaşamımızda diğerlerini kendimiz gibi görüyor ve onlardan da bizim gibi düşünmesini, hareket etmesini bekliyoruz. Özellikle işletmelerde birlikte görev yapan kuşakların kültür, eğitim ve deneyimlerinin farklılıkları iletişim sorunlarına ve anlaşmazlıklara sebep olmaktadır. Perakendeci dostlarımdan da sıklıkla bu konuda yaşadıkları sıkıntıları duyuyorum.
Peki ekiplerimizi oluşturan bu yeni jenerasyonlar paradan daha önemli ne istiyor olabilirler? Birkaç ip ucu;
- Dahil olmak, işin içinde yer almak istiyorlar,
- Gelişimleri için gerek işletmelerinden gerekse de yöneticilerinden destek görmek istiyorlar,
- Yaptıkları başarılı işler karşılığında takdir edilmek istiyorlar,
- Ödüllendirilmek ya da ödül kazanabilecekleri bir çalışma ortamı istiyorlar, motivasyon istiyorlar,
- Bağ kurmak istiyorlar,
- Makul ölçüde özerklik istiyorlar, biraz özgür ve esnek çalışma saatleri istiyorlar,
- Çevresinden saygı görmek istiyorlar,
- Terfi etmek ve bu sayede kazançlarını artırabilmek istiyorlar,
- Etkili ve geliştirici geri bildirim almak istiyorlar,
- Kendilerini gelişim için zorlayacak yeni görevler istiyorlar,
Sanırım ‘takımdaşlık’ söylemesi kolay, oluşturulması zor bir kavram. Takım olmak tüm takım üyelerinin ‘ben’ merkezinden çıkıp ‘biz’ eksenine dahil olmasıdır, ekiplerimizin bu kişilerden oluşmasını sağlamaktır, bencilliklerin, kaprislerin, lidercilik oynamanın bir kenara bırakılmasıdır.
Koray Tekay / Perakende Mağazacılık Eğitmeni